Eser Sıra Numarası: 140214eser06
GEÇMİŞTEN GELECEĞE BİR ADIM
Bugün yarına
ne kadar yakınsınız? 3 dakika? 1 saat? Yarına ne kadar yakın olduğumuzun bir
önemi yok aslında. Hepimiz düşüncelerimizle, duygularımızla, hırslarımız ve
benliğimizle geleceği gelmeden hissederiz. Sanki yarına saniyeler kadar
yakınmışız gibi düşünür, çalışır, hayatımızı yarınlara kurarız. Bir bakıma haksız da sayılmayız aslında
ama yarınlar için çabalarken bugünün ne demek olduğunu unuturuz. Yarın, bugün
olduğunda kaldığımız yerden devam ederiz. Bugünün bir değeri yoktur yine.
Hırsımız asla durmamıza izin vermez, yarınlar için nice dünler geride
bıraktığımızın farkına varamayız. Sürekli savaşır, en iyisi yolunda harcarız
zamanımızı.
Neden bu kadar büyük telaşlar peki? Neden bu kadar çok isteriz yarınların güzel olmasını? Nedeni içimizde saklı olan korkularımızdır. Çünkü hepimiz korkarız. Yarınlar için kaygılarımız vardır. Bitmek tükenmek bilmeyen sorular, endişeler vardır içimizde. Kaç yaşında olursak olalım hayatımızı kaygılar üzerine kurarız.
Bazen hiç ummadığımız insanların bile yarınlara korkarak baktığını görürsünüz. "Ya olmazsa?" sorusu hepimizi esir almışken nasıl korkmaz insan? Bir gün bir trafik lambasının altından geçerken kafanızı kaldırıp şehre bakın, gökyüzü tüm görkemiyle örtmüş olacak üstünüzü, dingin, sessiz, en kudretli hali ile karşınızda bulacaksınız onu. Tıpkı yarınlarımız gibi yakın, yarınlarımız gibi ulaşılmaz gelecek. Sonra etrafınıza bakın. Oradan oraya koşturan insanlar göreceksiniz. Hepsinin suratında aynı endişe, aynı korku olacak.
Bir an sizin de onlardan biri olduğunuzu anımsayacak sorularla dolu beyniniz. Kaldığınız yerden devam etmek isteyeceksiniz. Hayatınız gelecek gözlerinizin önüne. Bugüne kadar geçen yarınlarınızı anımsayacaksınız o an. Yarınlar için feda ettiğiniz dünleriniz, vicdanınızı yoklayacak. Bu anın bir önemi olmadığının, sizin için önemli olanın hep bir saniye sonrasının olduğunun farkına varacaksınız. Zaman içinde kaybolmuş göreceksiniz kendinizi. Bütün bunların cevabını ararken beyniniz, yüreğiniz harekete geçirecek sizi. “Hadi” diyecek. “Hadi bugün kendin için bir iyilik yap”. Planların, bir saniye sonralarının bir önemi olmayacak o gün, dilediğiniz gibi yaşayacaksınız. Dünleri anımsayacaksınız gülümseyerek. Bugünlerin farkına varacak, bugünleri yarınlara bağlayan gecelerde umutla gündüzlere bakacaksınız.
Bir şeylerin farkına varabilmek için bir trafik lambasının altından geçmeye gerek olmadığının, geçmişten geleceğe tek bir adım atmak yerine, adım adım geçmişten geleceğe yürürsek eğer; hem dünlerimiz, hem bugünlerimiz, hem de yarınlarımız için endişe duymamıza gerek kalmayacağını anlayacaksınız.
Dünyaya gelebilmek şansı insanoğluna tek bir kez bahşedilir. Tadını çıkarmakta fayda var.Güzel bugünler…
Neden bu kadar büyük telaşlar peki? Neden bu kadar çok isteriz yarınların güzel olmasını? Nedeni içimizde saklı olan korkularımızdır. Çünkü hepimiz korkarız. Yarınlar için kaygılarımız vardır. Bitmek tükenmek bilmeyen sorular, endişeler vardır içimizde. Kaç yaşında olursak olalım hayatımızı kaygılar üzerine kurarız.
Bazen hiç ummadığımız insanların bile yarınlara korkarak baktığını görürsünüz. "Ya olmazsa?" sorusu hepimizi esir almışken nasıl korkmaz insan? Bir gün bir trafik lambasının altından geçerken kafanızı kaldırıp şehre bakın, gökyüzü tüm görkemiyle örtmüş olacak üstünüzü, dingin, sessiz, en kudretli hali ile karşınızda bulacaksınız onu. Tıpkı yarınlarımız gibi yakın, yarınlarımız gibi ulaşılmaz gelecek. Sonra etrafınıza bakın. Oradan oraya koşturan insanlar göreceksiniz. Hepsinin suratında aynı endişe, aynı korku olacak.
Bir an sizin de onlardan biri olduğunuzu anımsayacak sorularla dolu beyniniz. Kaldığınız yerden devam etmek isteyeceksiniz. Hayatınız gelecek gözlerinizin önüne. Bugüne kadar geçen yarınlarınızı anımsayacaksınız o an. Yarınlar için feda ettiğiniz dünleriniz, vicdanınızı yoklayacak. Bu anın bir önemi olmadığının, sizin için önemli olanın hep bir saniye sonrasının olduğunun farkına varacaksınız. Zaman içinde kaybolmuş göreceksiniz kendinizi. Bütün bunların cevabını ararken beyniniz, yüreğiniz harekete geçirecek sizi. “Hadi” diyecek. “Hadi bugün kendin için bir iyilik yap”. Planların, bir saniye sonralarının bir önemi olmayacak o gün, dilediğiniz gibi yaşayacaksınız. Dünleri anımsayacaksınız gülümseyerek. Bugünlerin farkına varacak, bugünleri yarınlara bağlayan gecelerde umutla gündüzlere bakacaksınız.
Bir şeylerin farkına varabilmek için bir trafik lambasının altından geçmeye gerek olmadığının, geçmişten geleceğe tek bir adım atmak yerine, adım adım geçmişten geleceğe yürürsek eğer; hem dünlerimiz, hem bugünlerimiz, hem de yarınlarımız için endişe duymamıza gerek kalmayacağını anlayacaksınız.
Dünyaya gelebilmek şansı insanoğluna tek bir kez bahşedilir. Tadını çıkarmakta fayda var.Güzel bugünler…